Uzun süredir başka yerlerde, başka konular üzerine yazılar yazdığım için Kenar‘da bir şeyler paylaşamaz olmuştum. Yazamadıkça, sizlere duyurmak, paylaşmak ve sizlerle tartışmak istediğim o kadar çok konu oldu ki giderek birikmeye de devam ediyor.
Bu yazımda siz değerli okurlarıma Konya’nın şu günlerde gündemini oluşturan “toplu ulaşıma zam” meselesini yazacağım.
Geçtiğimiz günlerde Konya Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan duyuruda, Konya’da toplu ulaşım araçlarına %30 zam uygulandığı duyurulmuştu. Yaklaşık 2 yıldır ulaşım zammı almayan Konya halkı halinden pek memnundu. 2 yıllık zamsızlık döneminden sonra yapılan %30 zam, karşıdan karşıya geçerken tramvayın kornasıyla irkilerek kendini otobüsün önüne atmış, onun fren sesiyle de kendini kaldırıma yuvarlayarak kurtarmış bir vatandaş durumuna soktu hepimizi. Zammın sesini duyar duymaz kendimizi kaldırımda buluvermiştik.
Geçtiğimiz Cumartesi Günü, Sayın Başbakanımız Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun katılımlarıyla bir çok hizmetin açılış organizasyonu düzenlendi. Aynı gün Sayın Belediye Başkanımız Tahir Akyürek, ulaşım zammıyla ilgili yaptığı konuşmada, her bireyin maliyetinin 2 TL olduğunu, zam ile birlikte ulaşım ücretinin 1.65 TL olup, geri kalanın Belediye tarafından karşılandığını söyledi. Allah razı olsun!
Şimdi geniş pencereden konuya bakıyoruz.
Konya’ya ulaşım alanında yeni otobüsler, tramvaylar derken hatırı sayılır bir yatırım yapıldı. Yeni tramvayların gelmesiyle raylarda, duraklarda yeniden düzenlemelere gidildi. “Hazır elimiz değmişken Alaaddin-Adliye arasına da ray döşeyelim, iki de tramvay koyalım dönsün dursun, iş görsün” de denildi. Allah var! Konya’ya ulaşım konusunda ciddi miktarda yatırım yapıldı. Tabi ki de bunun bir bedeli olacaktı!
Yeni tramvaylar, yeni hat inşaatı falan derken Belediye bir dolu borca girdi. Eee.. bunu bir yerlerden amorti etmesi gerekmez mi?
Toplu ulaşımı kullanan her zamanki sen, ben, bizim oğlan.. Kullanıcı sayısında artma yoksa, gelir de de artma sağlanamaz. O zaman kâr artırmak isteniyorsa, bilet ücretlerinin artması gayet normal.
Şimdi de konuya pencereyi açıp, dışarıya sarkarak bakalım..
Dışarıya sarkıp baktığımda gördüğüm manzara şu ki, herkes kaldırımda.. Toplu ulaşımı kullananlara “zengin” gözüyle bakılıyor.
Ama benim aradığım manzara ve insanlar buradan görünmüyor!
Bana pencereden bakmak yetmez deyip, dama çıkıyorum!
Şimdiki bakış açım hem konuya hakim konumda, hem de geniş çapta..
Konya’ya metro isteyenleri görür gibiyim. Hepsi kaldırımda! Yürüyemiyorlar bile. Oturmuşlar bir ağaç gölgesine, metronun gelmesini bekliyorlar. Daha çok bekleyecekler, haberleri yok. Aralarında “bu şehre metro lazım” diye konuşuyorlar. Şehre alınan yeni tramvayların, 3-5 km döşenen yeni rayların zammını kaldıramamışlar, gelmişler burada “metro yapılsın” diyorlar. Bir metronun sadece havalandırma maliyeti şuan ki tramvayların toplam maliyetine denk olur. Haberleri yok!
Toplu ulaşımı tercih edeceklerin sayısı belli. Yarın metro yapılsa, bu sayı değişmeyecek. Şehirde gelişme hızı ve insan sirkülasyonu da ortada. Aman siz siz olun aklınıza başınıza toplayıp, şu metro işini bir daha düşünün. Metro isteyeceksenizde önce düşünün de isteyin.
Bizim şu zam da belimiz büküldüyse, metro zammını hiç kaldıramayız vesselam..
Sürç-i lisan ettiysem affola. Allah çarşınıza pazar versin. Selametle..
Kimler Neler Demiş?