Geçtiğimiz pazar günü adeta yer yerinden oynadı. Selçuklu Kartalı Konyaspor kanatlandı ve adına ‘süper’ denilen o lige kondu! Neredeyse düşme potasına giren, transfer yasaklarıyla yaş ortalaması 19larda futbol oynayan, parasızlıklarla mücadele eden Konyaspor, 2 yıllık bize uzun gelen bir aradan sonra tekrar Süper Lig kapısını araladı ve içeriye adımını attı.
PTT 1 Lig’de inişli çıkışlı grafikler sergileyen Konyasporumuz, ligde 14. sıraya kadar gerilemişti. Şehirde hüzün hakim olurken, o dönemlerde yönetimden Süper Lig için umutsuz açıklamaların yapıldığına bile şahit olduk. Dillerden hep isyan kelimeleri çıkıyordu. Şehir futbol anlamında en büyük temsilcisinin başarısız geçen günlerinden sıkılmış, çekirdekçi taraftar evinde maçı pijama terlik izlemeyi tercih eder olmuştu ki.. inanmışlığıyla, hırsıyla, başarısıyla ve cesur yürekliliğiyle herkese örnek olacak bir adam çıkacak ve Konyasporumuzu ateşleyip, kendisinin ve Selçuklu Kartalı Konyasporumuzun adını tarihe altın harflerle kazıyacaktı. Bu adam ki; adam gibi adam “Uğur Tütüneker” olacaktı!
İnişli çıkışlı kötü günleri unutup, kendine renkleri gibi beyaz bir sayfa açan Konyasporumuz, adeta düşman çatlatırcasına içeride ve dışarıda galibiyetler alıp, “biz bitti demeden, bitmez!” diyordu. Ve öyle de oldu.. Sahada futbolcu ve teknik heyet, tribünlerde Büyük Konyaspor taraftarı ve yönetim kenetlenmiş, adına ‘süper’ denilen o lige adım adım ilerliyorlardı.
Play-Off’lara kalan temsilcimiz, ilk maçını kendi evinde Buca’ya karşı hakem hatalarından kaynaklı olarak kaybetti. Ama biz hala “bitti” dememiştik! Buca’ya galibiyet için giden takımımız, haklı galibiyetiyle yüzlerimizi güldürmüş ve Buca’ya “güle güle” demişti. Şampiyonluk kutlamalarında Mustafa Durmuş abimizin Buca maçı sonucu çıkan olayları özet geçtiği cümlelerinden sonra Buca yöneticilerinin oyuncularımıza sözlü, yönetimimize yumruklu gösterdiği malubiyet taşkınlığına hiç girmeyi düşünmüyorum. Gerekli cevabı yöneticilerimiz vermişler zaten 😀
Makalede Neler Var?
Gelelim Play-Off final maçı Konyasporumuz – Manisaspor maçına..
Konyasporumuzun ve Manisaspor’un finale yükselmesi ile TFF ve takım yöneticileri tarafından daha önceden alınmış kararla, final maçının Eskişehir stadında oynanacağı açıklandı. Yağmur çamur demeden Türkiye’nin dört bir yanına deplasman yapan Büyük Konyaspor taraftarı için böylesi bir maçta yer önemli değildi. Her türlü Konya’dan binlerce insan yollara dökülecek ve sevdasının peşinden gidecekti.
Özel sebeplerimden dolayı, Konyaspor uğrunda binlerce km yol yapmış bir sevdalısı olarak final maçına gidemedim. Ama telefonla arayan, internetten resim gönderen eş, dost sayesinde oradaki coşkuya bende İstanbul’daki evimden ortak oldum.
Günler öncesinden Konya’da başlanmıştı Play-Off finali için hazırlıklar. Şehir inanmış ve kenetlenmişti kol kola. Final maçının pazar günü Eskişehir’de oynanacağı açıklanınca hemen başlandı büyük maç için çalışmalar, organizasyonlar.
Önce hızlı tren için ek sefer istedi taraftar ve sesini duyurup ek seferi aldı. Atkılar, formalar satışa çıktı, yenileri basıldı.. Konyaspor taraftarı için 4750 bilet ayrıldığı açıklandı ve bu sayı çok çok çoook azdı. Biletler satışa çıkar çıkmaz 4 saat içinde satıldı. Gün birlik beraberlik günüydü ve olan, olmayanın elinden tutacaktı! Konyaspor yönetimi sınırsız otobüs müjdesiyle taraftarı sevindirirken, taraftar grupları da imkanı olmayanlara bileti ücretsiz verdi. Meşaleler alındı, atkılar sarıldı, formalar giyildi.. Taraftar grupları birlik, beraberlik mesajları verdi.. Pazar sabahı güneş erken doğru sanki Konya’da. Stadın çevresi ana bana günü.. Dillerde şampiyonluk marşları, boyunlarda atkılar, ellerde meşaleler çıkıldı yola.. Meşaleleri yakın, ‘süper’ denilen lig yakın..
Maça abim Halit ve arkadaşları Ali, Necdet, Onur’da gidiyorlardı. Hızlı trenle gittikleri Eskişehir’e adım atar atmaz beni aradılar. Coşkuyu sordum, pişman oldum, kıskandım onları.. Tarif de edemediler zaten. Kelime hazineleri yetmedi oradaki coşkuyu dillendirmeye 😀 Eskişehir olmuş Konya! Cafelerde oturanlar, parklarda yatanlar, camide namaz kılanlar, şehir meydanını 2 renk yeşil beyaza boyayanlar hep bizimkilerdi. Manisalıları sordum, varlar ama tek tük.. Telefon açıp coşkunun sesini dinleten dostlarımın sayısını ben unuttum. Stada girecek olan 4750 taraftarımız varken, orada bulunmak destek vermek için ve içeriye girme ümidiyle gelen 20bin kadar taraftarımız da dışarıda, “Eskişehir değil Olimpiyat stadını verin. Yol sorun değil, sel olup akarız” diyordu. İşlerimi bitirdim ve hemen eve koştum. Oturdum televizyonumun başına. Lanet olasıca TRT reklamlarının biri bitip, diğeri başlıyordu. Maç öncesi görüntü çeken yok! İnternette sayfaları, profilleri gezip oradaki atmosferi bir nebze de olsa teneffüs etmek istedim. Maç saati geldi, çattı.
TV, Konyaspor taraftarının sesiyle doluyor, sahada ki kartalların kanat çırpışları TV başında beni iyiden iyiye mutlu ediyordu. Keyfim yerine gelmiş, avazım çıktığı kadar susuyordum. Gol bekliyordum patlayacak…
1. dakikada Murat ile gole yaklaşan temsilcimiz aynı oyuncunun 7. dakikada kaleciden dönen mermisini tamamlayan Recep’in attığı golle 1-0 öne geçti. Bu daha bir başlangıçtı.. Golün ardından kontrollü oyunu tercih eden ve çok adamla kendi yarı sahasında kalan temsilcimiz devreyi 1-0 önde kapattı. İkinci yarıya da golle başlayan Torku Konyaspor, 47’de Ars’ın kafa golüyle farkı ikiye çıkardı. Kalan bölümde Manisa bastırdı; savunmada etten duvar ören, kontra ataklarla farkı kaçıran Torku Konyasporumuz zorlu 90 dakikayı 2-0 kazanıp Süper Lig’e kanatlanan taraf oldu.
Maçın en başından beri hiç susmadan desteğine devam eden ve görsel şovlarla büyüklüğünü bir kez daha gösteren Büyük Konyaspor taraftarı, maç sonunda da şampiyonluğu hak ettiği yerde, futbolcu ve yöneticilerinin yanında kutlamak istedi. Sahaya akan taraftarımızı emniyet engelleyemiyordu adeta. 3-5 kendini bilmez taraftarımızın Manisa tribünlerine koşturmacasıyla, sürü piskolojisi kendini gösterdi ve kalabalığın bir kısmı yan tribünlere koşturmacaya başladı. Çevikkuvvet koştu.. kurunun yanında yaş da yanacaktı. Biber gazları, joplar, koltuklar, meşaleler derken ortalık oldu savaş alanı..
Dışarıya sıçrayan olaylar, taraftarımız Eskişehir sınırından çıkana kadar sürdü.
Konyaspor taraftarları evlerine dönmüş, şampiyonluğun verdiği huzur ve yorgunlukla güzel bir uykuyu haketmişlerdi.. Ertesi gün uyandıklarında, şampiyon olarak uyanacaklardı!
Unutmadan söyleyeyim de içimde kalmasın;
- – Galibiyet Eskişehir’de olduğu gibi, başta Konya olmak üzere Türkiye ve Dünya’da bir çok şehirde kutlandı. Meşaleler yakılıp, şampiyonluk şarkıları söylendi. Herkesin emeğine, yüreğine sağlık!
- – Final maçı sonrası şampiyonluğu hak eden Konyasporumuzun maç sonu kutlamalarında futbolcular ve teknik heyet kadar emeği olan, beş kuruş çıkar gözetmeden tribünleri dolduran taraftar dışarıda polisle mücadele ederken, içeride boy gösterip, şampiyonluk pastasından kendine pay çıkarma mücadelesi verenler vardı. Herkesin bundan sonra iyi günde değil, kötü günde de Konyaspor’a yardım eli uzatması dileğiyle…
- – Şampiyonluk maçından sonra ki gün Konya’da düzenlenen Şampiyonluk kutlamalarının neden öğle vaktinde organize edildiğini hala düşünüyorum. Kutlama dediğin akşam yapılır. Meşaleler yakılır, havayi fişekler atılır. Haftaiçi işe gitmek zorunda olan arma sevdalıları da katılır.. “Neyse boşa büyük bir organizasyon yapıp para harcamaya gerek yok. O parauı futbolcu transferinde kullanalım” deyip geçiyorum.
- – Eskişehir’de maç dönüşü çıkan olaylarda yaralanan, sonrasında Eskişehir’de hastaneye kaldırılan hemşehrimiz Murat Yanar‘ın durumu son öğrendiğim kadarıyla ağırdı. Konyasporluyuz.com adresinde çıkan habere göre, Eskişehir Emniyeti olayın sorumlusu tutulmuştur. Konyaspor camiasının konuyla ilgilenmesi ümidiyle, hastanede yatan abimize Allah acil şifalar versin.
- – Şampiyonluk günü meydanlar doldu taştı! Peki o kadar kişi maç günleri, öncesi ve sonrası neredelerdi? Herkes kendini biliyor ve bunu kendisiyle sorgulasın.. Eskişehir’de gördüğümüz o tribünü yeni sezonda Konya’da da görmek istiyorum!
- – Manisa’lı bir gazeteci köşesinde; “burada 20bin Konyalı var. Kendi yerlerini full doldurmuşlar, bizim tribünden bilet alıp oturuyorlarmış” yazmış ve eklemiş “Eskişehir’e hızlı tren ile 1,5 saatte geldi Konya taraftarı” diye. İsmini yazmak istemediğim Sayın gazeteci; tarih sayfalarını biraz karıştırırsanız, Konyaspor taraftarının Türkiye’de ayak basmadık tribün bırakmadığını görür, final maçı değil Eskişehir’de Çin’de olsa otobüs kaldırıp gideceğini anlardınız.
- – Unutmadan hadi bunu da yazayım; Çok muhterem siyasilerimiz; bizim bi ara yeni bi stadımız yapılacaktı. Başlandı çalışmalara falan ya hani.. Sizi o kadar şampiyonluk kutlamalarında, TV’lerde gördükte hiç bahsini açmadınız. Ne oldu bizim iş?
- – Es-Es taraftarının çoğunluğunun Manisa tribünlerine girmesini, oranın boş olmasına vererek, aslen Konyalı olan Es-Es taraftar grubu liderinin bizim tribüne gelmesine ve yanımızda olduklarını dile getiren cümleler sarfetmelerine ayrıca teşekkür eder, çıktıkları davalarında kendilerine başarılar dilerim.
- – Başta Konyaspor taraftarlarıyla eskiden gelen bir kardeşlik anlayışına sahip olan Adanademirspor’un Şimşekleri olmak üzere, şampiyonluğumuzu kutlayan bütün tribünlere ve takımlara teşekkürlerimi sunarım.
Uzun lafın kısası; Coğrafya bir kez daha yanılmadı ve doğruyu söyledi; En Büyük Biziz!
Konyasporumuz artık adına ‘süper’ denen o ligde ve emeği geçen futbolcularımızı, teknik heyeti, Büyük Konyaspor Taraftarları’nı.. canı gönülden kutlarım. Süper Lig’de kalıcı olmak dileğiyle.. Esen kalın.
BERMUDA
Konyaspor Manisaspor maçında çekilen Panoramik Konyaspor Tribünleri için TIKLAYINIZ.
Hakkımızla adım adım çıktık süper lige.Bundan sonrası önemli.Yönetimin bundn sonraki atacagı adımları düşünerek ve kararlı atması lazım.yeni transferler şart. İnşallah yeni sezona iyi başlarız ve bir daha düşmeyiz.Elinize sağlık.